Osmaniye
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    30.56
  • EURO
    32.84
  • ALTIN
    1982.3
  • BIST
    8757.66
  • BTC
    43248.04$

ARMAGEDDON; BİRİNCİ BÖLÜM:

11 Kasım 2022, Cuma 15:40

Ben, Armageddon sözcüğünü (Kelimesini) ilk defa yıllar önce birçok kitaplarda gördüm ve okudum. Başrollerini; Polat, Memati vesaire gibi birçok sanatçının rol aldığı KURTLAR VADİSİ DİZİSİ’NDE de duydum ve merak sardı, dikkatimi çekti araştırdım. Derlediğim bilgileri siz saygıdeğer okuyucularımla da paylaşmak istedim. Bir kişi de olsa bir şeyler kazandırabilirsem; kendimi mutlu hissedeceğim. Armageddon kelimesinin DİZİDEKİ anlamı sanki bana Türk – İsrail; GİZLİ POLİSİYE (İSTİHBARAT) SAVAŞLARI olarak anladım gibi hatırlıyorum. Zaten de şimdiye kadar ARMAGEDDON’DAN şimdiki gibi açık, açık bahseden yoktu ve gizli idi. Şimdi ise birçok yazarların eserlerinde mevcut olduğu gibi birçok TV kanallarında her nedense Armageddon’u çok sık gündeme getirmeye ve tartışmaya başladılar. Armageddon’un anlamı; En Büyük Savaş yani; çok kıyım ve çok kanlı, Müthiş Savaş veya Kıyamet Savaşları gibi anlamlara gelir. Veya Kıyamet Öncesi Olacak Savaşlar. Yani Kehanet Savaşlarıdır.

Bu yazımı sizin için; İnternet sitelerinin verilerinden, Ahmet Mahmut Ünlü (Cübbeli Ahmet Hoca)’nın anlattıklarından, tv kanallarındaki konu ile ilgili açıkoturum belge ve kitaplardan, Ali Yelgün hocamın,”Ümmet-i Muhammed’in Ortak İmtihanı KUDÜS” adlı eserinden faydalandım: Bu cümleden olarak yazımın ilerleyen bölümlerinde günümüzde gizli kalan meselelerin (Konuların) toplumda meydana getirdiği yaraları, sıkıntıları, ızdırap ve huzursuzlukların nelere mal olduğunu veya olacağını göreceksiniz. Yazımı sonuna kadar dikkatlice okumanızı istirham ediyorum.

            Armageddon; Arapça, Latince, Eski Yunanca dilerinde bulunduğu gibi aşağı  - yukarı aynı anlama gelir ve İbra nice’de de Har megiddo ya da Melhame-i Kübra, dini kaynaklarda DÜNYANIN SONU geldiğinde yapılacağı kehanet edilen BÜYÜK KIYAMET SAVAŞI’NIN adıdır. Soruyorum: Peki şimdiye kadar gündeme gelmeyen ya da çok az gelen Armageddon ve tahriş edilmiş, bozulmuş, hükümleri değiştirilmiş Tevrat’ta Arz-u Mevut ( Vaat edilen, Arz edilen Topraklardan); şimdiye kadar neden bu kadar bahsedil mi yordu? Yoksa sona mı geldik? Acaba Kıymet mi yakın? Herhalde birazda öyle gibi geliyor bana! Bakınız: Birçok devletler, devletlere saldırıyor. Birçok devletler diğer devletlere saldırmak için eli tetikte ve teyakkuz halinde; birçok devletlerin içinde kendi devletini içerden yıkmak için küresel güçlerden aldığı talimat, plan ve proje doğrultusunda ihanete hizmet ediyor. Bir kısmı sanat ve moda bahanesi ile örf, anane ve geleneklerimizin ana somunlarını (vidalarını) söküp atıyor. Bir kısmı hürriyet, özgürlük, demokrasi ve şeffaflık adına; birilerinin hürriyetine, özgürlüğüne, hakkına, hukukuna saldırıyor. Birileri ise hibbilere benzeyerek ve müstehcen kelimeleri kullanmayı kendisine meslek edinerek var gücü ile gençliğin ahlakını bozmaya kalkışıyor. Peki, gençler arasında sigara ve uyuşturucu meselesine ne denilebilir? Bi söyler mi siniz? Düşünmek bile istemiyorum ama EĞİTİMCİ YÖNÜM AĞIR BASIYOR. Dünya bir ateş topu haline döndü. Bu ateşin içinden yanmadan çıkan insanlarımızı kutluyorum. Ne mutlu onlara! Ve gerçekten bu kavramların sık, sık gündeme geldiği ve toplumun gidişatını değiştirecek kavramların zuhur edişine bakıyorum da; herhalde kıyamet yakın diye söylenmiyor değilim, söyleniyorum.

            Har sözcüğü, İbranice’de dağ anlamına gelir ve Megiddo ise yüksekliği 30 metreyi bulamayan Megido Dağı’nda bulunan eski bir kentin adıdır. Aslında TÜMSEKLİ bir yerdir. Oysaki tarih boyunca birbirlerinin üzerine kurulmuş kentlerin oluşturduğu aynen bir höyük durumundadır.

            Hristiyanlık’da ARMAGEDDON: Kitab-ı Mukaddes’in Vahiy bölümünde geçen Armageddon sözcüğü Musaviler’den daha çok Hıristiyanlar için önem taşır. Museviler, İsa’yı Atanmış Kral ya da MESİH olarak kabul etmez ve başka bir MESİH beklerler. ( İsa (as)’in ÇARMIHA vurulduğundan dolayı.) Bu nedenle, Armageddon’la ilgili kavramlar Kitb-ı Mukaddes’in tümü için geçerli olsa da, Vahiy Kitabı’ndaki anlatımlar Musaviler için geçerli olmaz. “ Altıncı melek tasını Büyük Fırat Irmağı’na boşalttı. Gündoğusundan gelen kralların yolu açılsın diye ırmağın suları kurudu. Bundan sonra EJDEHANIN ağzından, canavarın ağzından sahte PEYGAMBERİN ağzından kurbağaya benzer üç kötü ruhun çıktığını. Bunlar doğaüstü belirtiler. Gerçekleştiren CİNLERİN ruhlarıdır        

            Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’nın büyük gününde olacak savaş için bütün dünyanın krallarını toplamaya gidiyorlar... Üç kötü ruh, kralları İbranice ARMAGEDDON denilen yere topladılar. Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, “Tamam” dedi. O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Öyle büyük bir DEPREM oldu ki, yeryüzünde insan oldu olalı bu kadar büyük bir deprem olmamıştı. Büyük kent üçe bölündü. Ulusların kentleri yerle bir oldu. Tanrı büyük Babil’i anımsadı (hatırladı) ona, ateşli gazabının şarabını içeren kâseyi verdi. Bütün adalar ortadan kalktı, dağlar yok oldu. İnsanların üzerine gökten tanesi yaklaşık bir talant (Yaklaşık 20,4 kg) ağırlığında iri dolu yağdı. Dolu belası öyle korkunçtu ki; insanlar bu yüzden Tanrı’ya kötü söz söylediler.” Vahiy 16: 12-21.

            İslam’da Melhame-i Kübra:

İslam’da Melhame-i Kübra olarak bilinen savaş ile Hristiyanlık ve Musevilikte Armageddon olarak bilinen savaş TERMİNOLOJİDE ( Bir bilim, bir sanat, bir meslek ya da bir teknik dalına özgü terimlerin tümü. Benzer terimce. 2. Terim bilim.) aynı şeyi ifade etmektedir. Aralarındaki temel fark beklenen bu savaşın genel içeriği ile ilgili üç farklı dinin yaklaşımıdır. İslam’da bu savaşın AMİK OVASI’NDA; Hıristiyanlık ve Musevilikte ise MEGİDDO Dağının eteklerinde olacağına inanılmaktadır.”Megiddo Dağı’nın Etekleri’nden AMİK OVASI’NIN kastedilip kastedilmediği ise net değildir. İslam inancında bu savaşın Mehdi’nin ilk zuhurunun olacağına ve Mesih’in bu savaşta yer almayacağına inanılırken; Hıristiyanlık ve Musevilikte savaşın Mesih’in önderliğinde yapılacağına inanılmaktadır. Bazı kaynak ve anlatımlarda Amik Ovası, Hatay’dan başlayıp Kahramanmaraş’a kadar uzanan büyük bir bölgedir ve savaşın burada da olacağıdır.

            İslam’da Deccal denilen büyük fitneden bahsedilirken, İslam Peygamberi Hz. Muhammed(SAV)’den önceki bütün Peygamberlerin ümmetlerine bundan bahsettiğini bildirmiştir. Deccal dünyaya şerri hâkim kılmak için savacak ve “Rablık” iddiasında bulunacaktır. İslam kaynakları 70.000 Yahudinin Deccal’a tabi olacağını yazar. Deccal’ın çıkışı ve İsa’nın ikinci defa yeryüzüne inmesinden önce Mehdi’nin çıkışı olacaktır. Bu çıkışın hemen öncesinde çok büyük ve çok kanlı bir savaş olacaktır. Bu savaşın gerçekleşeceği yer atların diz kapaklarına kadar KANA GÖMÜLECEĞİ HBER VERİLEN AMİK OVASI’DIR. Burada 80 tümen İslam Ordusu ile 80 tümen küfür ordusunun yani bir milyona bir milyonluk iki ordunun birbirleriyle savaşacağına inanılmaktadır. Bu ordunun komutanlığını MEHDİ yapacak ancak kendisinden çok az kişi haberdar olacak ve herkes tarafından bilinmeyecektir. Yukarıda da izah ettiğimiz gibi Amik Ovası Torosların eteklerinde yer almakta ve savaş alanı ise bu noktadan Kahramanmaraş’a kadar uzanır.

            İncil’e göre dünyadaki tüm Krallar, bu bölgede askerler ile beraber toplanacaklar ve tanrının atının üzerinde olan Hz. İsa’ya karşı savaşacaklar. Başlarında Anti CHRİST ( Deccal ) olacak ve eski Babil’in ruhunu temsil edecektir. Ardından YENİDÜNYA DÜZENİ KURULACAK, Dünya Krallığı Oluşacak ve yeniçağ başlayacaktır. Bu Küresel Hâkimiyetin merkezi ise KUDÜS OLACAKTIR. Eski Roma İmparatorluğu şeklinde yönetilecek, ulus devletler kalmayacak ve uluslararası askeri güç oluşturulacaktır.

            İşte onun içindir ki herhalde İsrail’in yıllardan beri Filistin’de; topraklarını genişletme çabası ve Kudüs’e hâkim olma, sahip olma mücadelesi büyük bir ihtimalle sanırım; ARMAGEDDON’ UN AMAÇLARI GEREĞİDİR.

            Yine İncil’e göre insanlık tarihinin son savaşı olan Armageddon Savaşı gerçekleşecek ve bundan sonra yeryüzünde bir daha savaş olmayacaktır. Bu savaşta iyiler ve kötüler son defa karşı karşıya gelecekler ve kötülük sonsuza kadar bitecektir. İnançlarına göre tanrı, yani Hz. İsa, bizzat bu savaşta yer alacaktır. Kelime olarak Armageddon, Megiddo’nun dağı manasına geliyor. Bu bölge tarih boyunca insanlık tarihini değiştiren büyük savaşlara sahne olmuştur. İncil’de bu savaşlarla ilgili bilgiler mevcuttur. Tarihçilere göre en az 30 tane büyük savaş Megiddo’da gerçekleşmiştir. Bütün bu savaşların son büyük savaş ile farkı ise son savaşın, yani Armageddo’nun İncil’e göre bizzat tanrının iyi ve kötü ile savaşı olmasıdır. Hıristiyan İlahiyatçılar bu nedenle Armageddon’dan “ tanrının savaşı “diye bahsederler. Yine İncil’e göre; Hıristiyanlar Mesih’i Hz. İsa olarak kabul ederler ve Kıyametten önce İsa Mesih gelecek ve Tanrı’nın yardımı ile DECCAL’I ve ordularını mağlup edecektir.      

            Armageddon ya da Melhame-i Kübra dini kaynaklarda Dünya’nın sonu geldiğinde savaşının yapılacağı kehanet edilen büyük KIYAMET, adıdır.

            Melhame-i Kübra, kelimenin tam anlamıyla en büyük savaş ( kıyım ) çok büyük ve çok kanlı anlamına gelir. Armageddon: Mahşeri hast Judgmen: Müthiş Savaş, Kıyamet savaşlarıdır. Bu nedenle bazı Hıristiyan “ tarikatları” Hz. İsa gelsin diye savaşın hemen gerçekleşmesini arzular ve bu yönde ciddi propagandalar ve eylemler yaparlar. Evenjelist literatürde buna “tanrıyı Kıyamet’e zorlama” denir. Evenjelistler (Dünya çapında mesepsel bir hareket olup, İncil’i yayan kimse anlamındadır.)  kendilerini tanrıya bu konuda yardımcı olduklarını düşünürler. Kutsal kitaplarında geçen kıyamet alametlerini gerçekleştirmek için çaba sarf ederler ve bu nedenle sevmemelerine rağmen, Yahudilere destek olurlar. Çünkü son savaşı Müslümanlar ve Yahudiler arasında olacağına inanırlar. Savaşın gerçekleşeceğine inandıkları bölge Mezopotamya’dır. Mezopotamya; Irak, kuzeydoğu Suriye, Güneydoğu Anadolu ve Güneybatı İran topraklarından oluşmaktadır.

            Mezopotamya, kelime anlamı ile “İki ırmak arasındaki bölge” manasına gelir ve bu bölge Dicle ile Fırat nehirleri arasıdır. Çok verimli topraklara sahiptir. Aynı şekilde yukarda da bahsettiğimiz gibi Tevrat’ta vaat edilmiş topraklar olarak görülen bölge Nil ile Fırat nehirleri arasıdır. Bu bölgenin toprakları çok verimlidir. Dolayısıyla da bu bölgede Krallığın kurulacağına inanırlar. Bazı kaynaklara ve Hıristiyan tefsirlere göre savaşın çıkış nedeni “Burası çok, çok önemli.” Bu bölgede KURULMASI PLANLANAN BİR KÜRT DEVLETİ olacak ve büyük savaş’ın TÜRKLERLE YAPILACAK OLMASIDIR. Bu alametlere inanan Kıyamet tarikatları sayısal olarak az ama LOBİLERİ ( Gizli çalışma dernek vesaire) sayesinde dış politikaları etkileyebilecek güçtedirler. Şu günümüzde de akıl almaz bir boyutta çoğalıyorlar.

            Özellikle ABD’de bulunan Evenjelistler, tüm güçleriyle bu kehanetlerin oluşmasına yardımcı oluyorlar. Dolayısıyla bu fikir bilinçaltlarında bulunduğu sürece, bu fantezilerini realiteye (Gerçeklik manasında kullanılan bir kelimedir.) dönüştürme hevesinde olacaklar. 11 Eylül 2001 yılında Amerika’da İkiz Kulelerin vurulduğunda Bush, ne demişti? Hatırlayalım. İslam’ı, terörizmle karıştırarak, ne dediğini bilmezden gelerek; bilinçaltındaki o pis niyetini açığa vurarak; “Artık bundan böyle İslam teröristleri ile savaşacağız.” Demişti. Ben o zaman internete bir yazı vererek, Bush doğru söylüyor demiştim. Çünkü adam İslam’dan kıcık kapıyor, sevmiyor; zaten bir bahane arıyor, bilinçaltı niyetini” dışa nasıl vururum” diye kapı arıyor demiştim. Aynen de öyle oldu. Bilahare Müslümanlardan özür dilemek zorunda kalmıştı.

            Örneğin; ABD eski Başkanı Ronalt Reagan’ın 1981 yılında Armageddon ile ilgili sözleri kayıtlarda şu şekildedir. “Dünya tarihinde ilk kez Armageddon Savaşı’nın başlaması ve Mesih’in ikinci gelişi için her şey yerinde. Eski Ahit’teki antik peygamberlere ve Armageddon işaretlerine dönüp baktığımda; savaşın gerçekleşeceğini görecek kuşağın biz olup olmadığımızı merak etmekten kendimi alamıyorum.” Demişti. Oysa ben de O adama şunu demek isterim. Savaşı sen görsen ne yazar; senden sonraki kuşağın görse ne yazar. Şurayı da hatırlamaya çalışın lütfen! Amerika’nın 2003’te Irak’ı İŞKÂL ettiğinde de, Amerika Dışişleri Bakanı,  Gondola Rayız Ürdün’de ya da Lübnan’da olabilir. Bir tepeye çıkıp oradan, “ ORTADOĞU’DA artık sınırların DEĞİŞME ZAMANI GELMİŞTİR.”Diye söylemedi mi? Bu söylemi tüm dünya duymadı mı? Elbette duydu!

            Armageddon; gizli savaş, gizli mücadele, gizli plan ve proje olup, Küresel güçlerin dünyayı bilhassa Müslüman milletleri, Müslüman Türk Devletlerini dünyadan silmek ve yok etmek; Ortadoğu Coğrafyasını Afrika’yı SÖMÜRGELEŞTİRDİĞİ gibi sömürgeleştirecek ve el koyacak. Yani dünyanın, Küresel güçlerin gözü ve emeli (Niyeti ); İslam Coğrafyası’na sahip olmakla beraber, Müslüman Türk Milletini, tabi ki; gücü yeterse dünyadan silmek, yok etmektir. Dolayısıyla da dünyayı ateş topuna döndürecek. Gerçek zihniyet bu! Peki, becerebilirler mi? Onu Allah (CC) Bilir. Ona kimsenin gücü, kuvveti yetmez. Onların bir hesabı varsa; hiç şüphesiz Allh-u Teâlâ’nın da elbette bir hesabı olacaktır ve vardır. Şimdi Armageddon’un; 1919 yılında Hallahmi ve Ödet Yınon adında iki Yahudi’nin yaptığı (Hazırladığı) ve ABD’nin EMRİ İLE İsrail Arşivlerinde GİZLİ OLARAK GÜNÜMÜZE KADAR SAKLANARAK; ŞU GÜNÜMÜZDE İSE SAFHA, SAFHA GERÇEKLEŞTİRDİKLERİ YA DA ISRARLA; GERÇEKLEŞTİRMEK İSTEDİKLERİ VE SONUNA DA; 2023 PROJESİ dedikleri GİZLİ PROJE’NİN; toplumumuz ve dünya düzeninde PLAN, PROJE SAYESİNDE meydana getirdikleri, TAHRİBATLARDAN sadece bir tanesini siz saygıdeğer okurlarımla PAYLAŞMAK istiyorum. Diğer taraftan, tabiri caizse; dudak uçuklattıracak ya da parmak ısıttıracak gelişmeleri bu yazımdan sonraki ikinci bölümde yani, ARMAGEDDON; İKİNCİ BÖLÜM: Başlığında olarak gelecektir! Bakınız:

            Şu günlerimiz çok, çok sıkıntılı geçmektedir. Şu günlerde Armageddon’dan şöyle bahsedilmektedir. Belgeyi olduğu gibi orijinalinden veriyorum.

            “ Fakat şunu anla ki son günlerde daha sıkıntılı zamanlar ve günler gelecek. Zira insanlar; benliklerine, paraya, kendini beğenmişliğe, sövgüye, ukalalığa düşkün, ebeveynine itaatsiz, nankör, günahkâr, zalim, öfkesine yenik, müfteri, sefih (Zevke ve eğlenceye aşırı ölçüde düşkün kimse), gaddar, iyilik düşmanı, hain, pervasız, gururla şişkin, Tanrı’yı sevmek yerine hazlara düşkün, dinin kudretini inkâr ederken; onun sadece biçimini gözeteceklerdir. Bu insanlardan yüz çevir.” Olarak anlatılmaktadır. Onun için ben şahsen, hangi siyasi görüşte olursanız olun; hangi etnik kökende ve mezhepte olursanız olun; birlik olalım. Birbirimizle vicdani ve insani olarak KENETLENMEMİZ LAZIMDIR DİYE DÜŞÜNÜYORUM.

             Çünkü 2023 Projesi bir hain proje olup çok tehlikeli ve 2023 GENEL SEÇİMİMİZE DENK GELMEKTEDİR. Birbirimizle ayrışmak yerine birleşmemiz lazımdır. Birbirimizi sevmemiz, saymamız lazım diyorum. Öteleşmenin ve öteleştirmenin lüzumu yok. BUNA MECBURUZ! Bu Namus Bizim. Bu Vatan, bu Bayrak bizim. Bu Millet bizim. TEFRİKAYA MAHAL (FIRSAT) VERMEYELİM DİYORUM! LÜTFEN!

            Bu seçim süreci VAROLUŞUMUZ VE YOK OLUŞUMUZLA EŞ DEĞERDEDİR. Bakınız; Büyük Şair, Mehmet Akif Ersoy,”Tefrika girmeden bir millete düşman giremez; yürekler toplu vurdukça, onu TOP BİLE SİNDİREMEZ!” Diyor. O halde; YÜREKLERİMİZ TOPLU VURACAK; NABIZLARIMIZ TOPLU ATACAKTIR!

            ARMAGEDDON; İKİNCİ BÖLÜM’DE görüşmek üzere kalın sağlıcakla.

Hamza Eser

Araş. / Yaz. 0535 214 1515 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum